Çin’deki bir müzenin deposunda on yılı aşkın bir süredir saklanan fosilleşmiş bir yumurtanın içinden, nadir bir keşif yapıldı. Yaklaşık 66 ila 72 milyon yıl öncesine tarihlenen embriyo, dinozorlar ve modern kuşlar arasında beklenmedik bir bağlantı ortaya koydu. Araştırmacılar, bu bulgunun dinozorların evrimsel geçmişi hakkında önemli ipuçları sağladığını belirtiyorlar.

Bulunan embriyo, Oviraptorozorlar adı verilen tüylü, dişsiz theropodlar grubuna ait bir canlının içinde fosilleşmiş halde bulundu. Embriyonun tahmini uzunluğu 27 santimetreyi (10,6 inç) buluyor. Bu durum, günümüz kuşlarının yumurtadan çıkmadan önce sergilediği özel bir duruş olan “kıstırma” pozisyonunu sergileyen ilk dinozor embriyosunun keşfedildiğini gösteriyor. Modern kuşlar, yumurtadan çıkmadan önce vücutlarını kıvırarak başlarını kanatlarının altına indirirler. Ancak bu davranışın kökeni daha önce belirlenmemişti.

Araştırmacılar, bulunan embriyonun duruşunu inceleyerek, bu pozisyonun daha önce bir dinozorda görülmediğini ancak modern kuş embriyolarını anımsattığını belirtiyorlar. Kıvrılma pozisyonunun, kuşların yumurtadan çıkma sürecinde hayati bir rol oynadığı düşünülüyor. Bu pozisyonu benimsemeyen kuş yavrularının hayatta kalma olasılığının düşük olduğuna inanılıyor.

Bulunan embriyonun adı “Bebek Yingliang” olarak belirlendi ve Yingliang Stone Doğa Tarihi Müzesi’nde sergileniyor. Bu fosil, şimdiye kadar bulunan en eksiksiz dinozor embriyolarından biri olarak değerlendiriliyor ve araştırmacılara bozulmamış bir theropod yavrusunu inceleme fırsatı sunuyor. Ancak türünün tek bir örneği olduğu için, çalışmanın yazarları embriyonun doğası hakkında kesin sonuçlar çıkarmak için daha fazla benzer fosilin incelenmesi gerektiğini vurguluyorlar.

Profesör Steve Brusatte, bulgunun önemini şu şekilde açıklıyor: “Bu küçük doğum öncesi dinozor, tıpkı yumurtasının içinde kıvrılmış bir kuş yavrusuna benziyor. Bu da günümüz kuşlarına özgü pek çok özelliğin ilk olarak dinozor atalarında evrimleştiğinin bir başka kanıtı.”

Araştırmacılar, bulgunun erken gelişimsel davranışların theropod soyunda kök salmış olabileceğini düşündüğünü belirterek, dinozorların evrimsel geçmişi hakkında daha fazla bilgi sunabileceğini ifade ediyorlar.