2023 YILINDA GİZEMİ ÇÖZÜLEN 6 OLAY
2023 yılında, bilimsel alanlarda gerçekleşen çeşitli gelişmeler ve yoğun araştırmalar, bilim dünyasının birçok gizemi çözmesine olanak tanıdı. Bu yıl, yaşamın farklı alanlarında önemli keşiflere şahit oldu ve bilim insanları, teknolojik ilerlemeler ve özverili çalışmalarıyla bazı büyük sırları aydınlatmayı başardılar. Örneğin, Buz Adam Ötzi’nin ilk kez keşfedildiği zaman büyük bir heyecan yaratan gerçek görünümü 2023’te belirlendi. Ayrıca, Antik Mısırlıların ölüleri mumyalamak için kullandıkları maddeler ve karışımlar da ortaya çıkarıldı. İşte 2023 yılında çözülen bilimsel gizemlere dair detaylar.
1. 2008 yılında keşfedilen gösterişli bir mezarın kime ait olduğu tespit edildi
2008 yılında İspanya’nın güneyindeki bir kazı alanında, Bakır Çağı’na ait etkileyici bir mezar keşfedildi. Mezar içinde, kristal hançerler, fil dişi ve çeşitli malzemelerden yapılmış süs eşyalar bulundu; bazıları 5.000 yıl öncesine tarihlenen bu öğeler, o dönemin zengin kültürel mirasını yansıtıyordu. Ancak, mezarın içinde bulunan kemik kalıntıları büyük oranda deforme olmuştu.
O dönemin sosyal normlarına uygun olarak, bilim insanları başlangıçta mezar sahibinin bir erkek hükümdar olduğunu düşündüler. Ancak, 2023 yılında geliştirilen yeni bir analiz tekniği sayesinde, binlerce yıl öncesine ait kemik kalıntıları daha ayrıntılı bir şekilde incelenebildi. Yapılan analizler sonucunda, mezarın sahibinin bir kadına ait olduğu kesinlikle belirlendi. Bu önemli keşif, Bakır Çağı Avrupa’sında anaerkil toplumların var olabileceği düşüncesine dayanarak, 2023 yılında çözülen bilimsel gizemler arasında öne çıktı.
2. Antik Roma mermerlerinin dayanıklılığının sırrı keşfedildi
Tarihin en etkileyici medeniyetlerinden biri olan Antik Roma, bilim dünyası tarafından uzun süredir çözülemeyen bilimsel sırlarla da anılmaktadır. Ancak 2023 yılına ait araştırmalar, Roma medeniyetinin dikkat çeken bir özelliğiyle ilgili gizemi çözme yolunda önemli bir adım attı. Uzmanlar, Antik Roma’daki mermerlerin olağanüstü dayanıklılığını sağlayan unsuru belirledi: “kireç parçası” olarak adlandırılan beyaz malzemeler.
Son aylarda, 2.000 yıl öncesine ait Roma mermerlerini inceleyen bilim insanları, bu malzemenin mermerlerde meydana gelen çatlakların kendiliğinden iyileşmesini sağladığını keşfetti. Bu keşif, Antik Roma’nın mimari mirasının dayanıklılığını ve uzun ömürlülüğünü anlamamıza yeni bir perspektif kazandırabilir.
3. Buz Adam Ötzi’nin gerçekte nasıl göründüğü açığa çıkarıldı
1991 yılında Avusturya-İtalya sınırındaki Ötztal Alpleri’nde son derece iyi korunmuş bir insan mumyası keşfedildi. Bilim insanları, Buz Adam Ötzi olarak adlandırılan mumyanın, milattan önce 3.400 ila 3.100 yılları arasında yaşadığına inanıyordu. Mumya, neredeyse mükemmel bir durumda bulunmuştu ve bu keşif bilim dünyasında büyük bir heyecan yaratmıştı. 1991 yılından bu yana, Ötzi üzerinde pek çok bilimsel inceleme gerçekleştirildi.
Ancak, bu tarihi figürün gerçekte nasıl göründüğü konusundaki gerçek bilgiler ancak 2023 yılında ortaya çıktı. Mumya üzerindeki erken dönem çalışmalara göre, Ötzi uzun saç ve sakalları olan soluk tenli bir insandı. Ancak, 2023’te yapılan DNA analizleri, bu erken dönem çalışmalarının yanıltıcı olduğunu gösterdi. Çünkü gerçekte Ötzi, koyu tenli ve kel bir insandı.
4. 20.000 yıllık bir kolyenin sahibi belirlendi
Altay Dağları’ndaki Denisova Mağarası’nda bulunan tarihi bir kolye ucu, üzerinde bir delik olan ve geyik dişinden yapılan bir örnekleme ile 20.000 yıl öncesine tarihlendi. Ancak, bu keşfin daha da ilginç hale gelmesini sağlayan bir diğer unsur, kolyenin üzerinde keşfedilen insan DNA’sıydı. Bu, tarihi bir nesneden DNA alınmasına olanak tanıyan yeni bir teknik kullanılarak ilk kez gerçekleştirildi. Böylece, bu özel kolye, gizemi çözülen bilimsel olaylar listesine eklendi.
Yapılan çalışma sonucunda, 20.000 yıllık kolyenin 19.000 ila 25.000 yıl önce yaşamış bir kadına ait olduğu belirlendi. Bu keşif, geçmişle ilgili bilgi edinmede yeni kapılar açarken, tarih öncesi dönemlere ait insanların yaşam tarzı, kültürü ve genetik özellikleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır.
5. Vezüv patlamasında kül olan parşömenlerdeki bir kelime yapay zekâ yardımıyla okundu
Hiç değilse bir bölümü! Yaklaşık 2.000 yıl önce patlayan Vezüv Yanardağı, Pompei ile birlikte Herkulaneum isimli şehri de yok etti. Üstelik bu şehir antik dönemin en önemli kütüphanelerinden birine ev sahipliği yapıyordu. Korkunç patlamadan uzun yıllar sonra, Herkulaneum’daki önemli parşömenler keşfedildi. Ne var ki hepsi küle dönmüştü! Pek çok bilim insanı, parşömenlerin hiçbir zaman okunamayacağını düşünüyordu. Ancak Nebraska Üniversitesi’nden bilgisayar bilimi öğrencisi Luke Farritor, yapay zekâ kullanarak parşömen kalıntılarındaki bir kelimeyi okumayı başardı. Deşifre edilen kelime ise Yunanca porphyras yani mor kelimesiydi.
6. Antik Mısırlıların geleneksel mumya tarifi deşifre edildi
2023 yılı itibariyle Antik Mısır medeniyeti hakkındaki bilimsel gizemlerden biri çözüldü. Uzmanlar, Sakka bölgesindeki mumyalama atölyelerinde bulunan kalıntıları inceleyerek Antik Mısırlıların geleneksel mumya tarifini çözümledi. Bu kadim halkın, ölüleri mumyalamak için kullandığı malzemeler ve karışımlar belirlendi.
Araştırmacılar, mumyalama işlemlerinde ardıç, selvi ve sedir gibi bitki yağları ile fıstık ağaçlarından elde edilen reçineler, hayvansal yağlar ve bal mumu kullanıldığını tespit etti.
Ne düşünüyorsunuz?
Fikrini bilmek güzel. Yorum bırakın.