Paylaş
Popüler Dil Öğrenme Uygulaması, Sözleşmeli Çalışanlarını Yapay Zeka İle Değiştiriyor
Popüler dil öğrenme uygulaması Duolingo, son dönemde yaptığı işten çıkarmalarla gündemde. Şirket, sözleşmeli yazar ve çevirmen ekibinin yüzde 10’unu işten çıkardığını açıkladı. Ancak dikkat çeken bir detay, bu işten çıkarmaların işleri üretken yapay zekâya devretme stratejisinin bir parçası olduğu.
Duolingo’nun sözcüsü Sam Dalsimer, 2023 yılı sonunda yapılan işten çıkarmaların yüzde 10’u kapsadığını doğruladı ancak spesifik rakamları açıklamaktan kaçındı. Bu hamlenin arkasında, şirketin artık bu tür işler için insan gücüne duyduğu ihtiyacın azaldığı ve yapay zekâ kullanımının arttığı bir gerçek yatıyor.
Duolingo’nun Yapay Zeka Stratejisi
Duolingo, dil öğrenme süreçlerini iyileştirmek ve özelleştirmek amacıyla uzun süredir yapay zekâyı kullanıyor. 2020 yılında tanıtılan Birdbrain adlı yapay zeka modeli, kullanıcıların güçlü ve zayıf yönlerine göre alıştırmaların zorluğunu ayarlamak için kullanılmıştı. Ancak 2023 yılına gelindiğinde, Duolingo’nun yapay zeka stratejisi daha da derinleşti ve şirketin iş süreçlerinde insan gücüne olan bağımlılığını azaltmaya yönelik adımlar attı.
Geçtiğimiz Haziran ayında Duolingo’nun Büyük Dil Modeli (LLM) kullanmaya başlamasıyla, şirketin içerik üretiminde yapay zekâyı daha etkin bir şekilde kullanma kararı alındı. Şirket, YZ’nin kullanılmasıyla ders içeriği üretimini hızlandırabileceğini ve öğretmenlere kolaylık, hız ve üretkenlik sağlayabileceğini belirtti.
Çalışanların Endişeleri ve Şirketin Açıklamaları
Ancak bu yapay zeka odaklı strateji, işten çıkarılan sözleşmeli çalışanlar arasında endişe yarattı. İşten çıkarılanlardan biri, Duolingo’nun kalitesinin düştüğünü ve uygulamada “tonlarca hata” bulunduğunu iddia etti. Diğer çalışanlar ise özellikle popüler dil programlarını etkileyen daha büyük bir işten çıkarma dalgasının yaşandığını belirtti.
Duolingo ise bu işten çıkarmaların “offboard” olarak nitelendirilmesi ve alternatif roller bulma çabalarının olduğunu savunuyor. Ancak işten çıkarılan çalışanlardan bazıları, kendilerine farklı bir iş teklif edilmediğini söylüyor.
Yapay Zeka ve İnsan İşgücü Dengesi
Duolingo’nun bu yapay zeka odaklı stratejisi, teknolojinin iş dünyasında nasıl bir değişim yarattığını gösteren önemli bir örnek olarak karşımıza çıkıyor. İnsan işgücünün yerini yapay zekâ alırken, bu durum çalışanlar arasında endişe ve belirsizlik yaratıyor.
Bu gelişmeler, yapay zekânın iş süreçlerine entegre edilmesi konusundaki etik ve sosyal sorumluluk tartışmalarını da alevlendiriyor. Duolingo’nun bu adımı, diğer teknoloji şirketlerinin benzer stratejileri uygulayıp uygulamayacakları konusunda da bir öncü niteliği taşıyor.
Duolingo’nun yapay zeka odaklı stratejisinin başarısı veya başarısızlığı, dil öğrenme ve teknoloji entegrasyonu alanında atılacak adımları etkileyecek önemli bir faktör olacak. Şirketin bu değişimi nasıl yöneteceği ve kullanıcı geri bildirimlerine nasıl cevap vereceği, gelecekteki dil öğrenme uygulamalarının gelişiminde belirleyici olabilir.
Ayrıca, benzer stratejilere sahip diğer teknoloji şirketlerinin benzer adımları atmaları durumunda, iş dünyasında yapay zeka ve insan işgücü dengesini yeniden düşünmeye yönlendirecek bir dizi tartışmaya neden olabilir. Bu, teknolojinin iş dünyasındaki evriminin sosyal, kültürel ve ekonomik etkilerini anlamak için daha geniş bir perspektife ihtiyaç duyulan bir dönemi işaret ediyor.
Ne düşünüyorsunuz?
Fikrini bilmek güzel. Yorum bırakın.