Yeni Araştırma Çocuklarda Lösemi Tedavisini Nasıl İyileştirebilir?
Son yapılan bir araştırma, çocuklarda görülen ve çok agresif olan T-hücreli akut lenfoblastik lösemi (T-ALL) isimli kanser türünün 15 farklı alt tipe ayrıldığını ortaya koydu. Bu alt tipler, hastalığın tedaviye nasıl yanıt vereceğini belirliyor. Araştırma, tedavi sürecinde büyük değişiklikler sağlayabilir; bazı çocuklar daha hafif tedaviler alabilirken, diğerleri en yeni tedavi yöntemlerinden faydalanabilecek.
T-Hücresi Akut Lenfoblastik Lösemi Nedir?
T-hücreli akut lenfoblastik lösemi (T-ALL), kemik iliğindeki bir kök hücrenin mutasyona uğraması sonucu aşırı sayıda anormal T-hücre üretmesiyle oluşan bir kanser türüdür. Kemoterapideki gelişmelere rağmen, T-ALL’li çocukların %15-20’si tedaviye yanıt vermeyen veya hastalığı tekrar eden vakalar yaşayabiliyor. Bu nedenle, hastalığın hangi tür tedaviye daha iyi yanıt vereceğini tahmin edebilmek önemli.
Araştırma Nasıl Yapıldı?
Araştırmada, 1.300’den fazla T-ALL hastasının tüm DNA dizileri ve hücrelerin genetik bilgileri incelendi. Sonuçta, 15 farklı alt tip belirlendi. Bu alt tipler, kanserin genetik yapısında farklılıklar gösteriyor. Bazı alt tipler, tedavi sonrası vücutta kanser hücrelerinin kalma riski taşırken, diğerleri daha başarılı bir tedavi yanıtı gösteriyor.
Araştırma ayrıca, T-ALL ile ilişkili genetik değişikliklerin çoğunun protein üretmeyen DNA bölgelerinde olduğunu ortaya koydu. Bu değişiklikler, genlerin hatalı bir şekilde aktif hale gelmesine yol açarak kanserin gelişmesine neden oluyor. Araştırmacılar, bu bulgulara dayanarak T-ALL’i risk seviyelerine göre sınıflandırdı: çok yüksek, yüksek, düşük ve çok düşük. Bu sınıflama, doktorların tedavi sürecini kişiselleştirmelerine yardımcı olabilir; yüksek riskli hastalar için daha güçlü tedaviler ve düşük riskli hastalar için daha hafif tedaviler önerilebilir.
Neden Önemli?
Bu çalışma, tedaviye yanıtları daha iyi tahmin etmemizi sağlıyor ve kişiselleştirilmiş tedavi yöntemleri geliştirilmesine yardımcı olabilir. Araştırmanın bulguları, farklı genetik geçmişlere sahip kişilere uygun tedavi yöntemlerini seçme konusunda doktorlara rehberlik edebilir.
Araştırma, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Avustralya, İsviçre ve Yeni Zelanda’dan katılımcıları içeriyor. Genetik testlerin maliyetli olması nedeniyle, tüm-genom dizileme şu anda yaygın değil, ancak gelecekte daha yaygın hale gelmesi bekleniyor. Bu tür çalışmalar, tüm-genom dizilemenin önemini vurguluyor ve daha fazla kullanılmasını teşvik ediyor.
Sonraki Yazı
Ne düşünüyorsunuz?
Fikrini bilmek güzel. Yorum bırakın.