Gök bilimciler, Centaurus (Erboğa) Takımyıldızı’nda yer alan ve Dünya’dan yaklaşık 370 ışık yılı uzaklıkta bulunan PDS 70 yıldızının etrafında ilginç bir keşif yaptılar. Yapılan araştırmalar sonucunda, bu yıldızın etrafında dönen gezegenlerden birinin gizemli bir yoldaşı olduğu düşünülüyor. Araştırmacılar, PDS 70 yıldızının yörüngesi boyunca, farklı bir gezegene ait olabileceğini düşündükleri bir enkaz bulutu tespit ettiler.
Güneş sistemimizde, “Truva atı” olarak adlandırılan eş-yörüngeli cisimler oldukça yaygın bir şekilde bulunmaktadır. En bilinen örneklerden biri, Jüpiter’in Güneş etrafındaki yörüngesinde bulunan ve yaklaşık 12 bin uzay taşından oluşan Truva asteroitleri sürüsüdür. Ancak şimdiye kadar, başka yıldız sistemlerinde benzer şekilde düzenlenmiş Truva ötegezegenlere rastlanmamıştı.
Araştırmacılardan biri olan astrofizikçi Jorge Lillo-Box, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Truva ötegezegenler şimdiye kadar tek boynuzlu atlar gibiydi. Hiç kimse onları tespit edemedi.” ifadelerini kullandı. Bu keşif, gök bilimcilerin uzayda daha önce görülmemiş bir fenomeni keşfetme ihtimalini gündeme getiriyor. PDS 70 yıldızının etrafında bulunan enkaz bulutunun, Truva ötegezegenin varlığını işaret edip etmediği daha fazla araştırma ile anlaşılacak.
Gökbilim alanındaki bu yeni gelişme, ötegezegenlerin çeşitliliği ve bu cisimlerin farklı yörüngelerde nasıl düzenlenebileceği konusunda daha derin bir anlayış sunabilir. Araştırmaların devam etmesiyle, PDS 70 yıldızının etrafındaki gizemli gezegenin ve enkaz bulutunun doğası hakkında daha fazla bilgi edinilebilir.
Bilim insanları, PDS 70 b adlı gaz devi gezegenin yıldızı etrafındaki döngüsünü inceledi ve bu gezegenin etrafında bulunan enkaz bulutunun sıradışı özelliklerini keşfetti. Yıldızından 3,2 milyar km uzaklıkta bulunan PDS 70 b, Jüpiter’den bile daha büyük bir gaz devi olarak biliniyor ve yıldızının etrafındaki döngüde yer alıyor. Bu gezegen, yıldızından yaklaşık 2,1 milyar km uzaklıkta bir enkaz bulutuna ev sahipliği yapıyor.
Araştırmacılar, bu bulguları ALMA teleskobunun verilerini kullanarak elde etti. Araştırma, Truva Projesi’nin bir parçası olarak gerçekleştirildi. Bu proje, kendi Güneş sistemimizin dışında yer alan Truva gezegenlerini bulmayı ve etkilerini incelemeyi amaçlıyor. Madrid’deki Astrobiyoloji Merkezi’nde doktora öğrencisi olan Olga Balsalobre-Ruza liderliğindeki ekip, bu önemli bulguları Astronomy & Astrophysics dergisinde yayınladı.
Balsalobre-Ruza, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Gezegenler, oluşum süreçleri nedeniyle gezegen oluşumunun fosilleri gibi düşünülüyor. Oluşum sırasındaki kimyasallar, koşullar ve sistem evrimi hakkında kritik bilgiler sunuyor.” ifadelerini kullandı.
Truva atları hakkında mevcut bilgiler arasında öne çıkan bir konu, “Lagrange” adı verilen bölgelerde bulunmalarıdır. Bu bölgeler olağanüstü özelliklere sahiptir çünkü gezegen ile ev sahibi yıldızın çekim kuvvetleri bir denge durumunda bulunur.
“L-noktaları” olarak da adlandırılan Lagrange noktaları, iki cismin oluşturduğu kütle çekim kuvvetinin, dönme kaynaklı merkezkaç kuvveti ile dengelediği özel bölgelerdir. Bu noktalar, cisimlerin birbirlerini etkileyerek belirli bir denge noktasında kaldığı, gezegen ve yıldız arasındaki karmaşık etkileşimlerin sonucudur.
Eş yörüngeli gezegenler kavramı, son yirmi yıldır bilimsel gündemde önemli bir yer tutmaktadır. Bilim insanları, 2002 yılında yayınladıkları bir makalede, Truva ötegezegenlerinin oluşumuyla ilgili potansiyel senaryoları ele almışlardır.
Bu senaryolardan biri, uzmanların devasa bir çarpışmanın Dünya’nın uydusunun oluşmasına benzer bir şekilde meydana gelmiş olabileceği fikrine dayanmaktadır. Ancak bu durumda dikkate değer fark, ikincil gezegensel cismin, ana gezegenin yerçekimi etkisi altında sıkışıp kalmamasıdır.
NASA’nın uzay aracı Lucy, 12 yıl sürecek bir asteroit turu sırasında, erken güneş sisteminin kalıntıları olduğuna inanılan gizemli Truva asteroitlerini incelemeyi amaçlıyor.
Ancak neden PDS 70 araştırmacılarının ilgi odağı haline geldi? Bunun nedeni, buranın oluşmakta olan bebek gezegenlerin doğrulandığı kozmik bir yuva olmasıdır. Sistem ev sahibi yıldızı, sadece 6 milyon yaşında olan genç bir yıldızdır ve 4,5 milyar yaşındaki orta yaşlı Güneşimize kıyasla oldukça gençtir. PDS 70 b, başka bir gaz devi gezegeni olan PDS 70 c ile birlikte, hala yıldızlarından gelen materyallerle beslenmektedir.
Bu noktada potansiyel Truva ötegezegeni hakkında herhangi bir tahminde bulunmak oldukça zordur. Ev sahibi yıldıza olan uzaklığı PDS 70 b ile aynı olsa da, eş-yörüngeli gezegenin yapısı, eğimi ve kendi ekseni etrafındaki dönüşü gibi faktörlere bağlı olarak farklılık gösterecektir.
Balsalobre-Ruza, kardeşlerin benzer malzemelerden oluşmuş olabileceğini, ancak Truva’nın bir gaz devi gezegeni olmadığını, belki de Dünya gibi daha kayalık bir yapıya sahip olabileceğini belirtiyor.
“Ekip, PDS 70 b’nin yörüngesindeki Lagrange noktalarıyla ilişkili ALMA teleskop verilerini inceleyerek, bu bölgelerden birinde zayıf bir sinyal tespit etti.
Bundan sonraki aşama, Şili’deki aynı gözlemevi kullanılarak, PDS 70 b gezegeninin ve enkaz bulutunun yörünge boyunca birlikte hareket edip etmediğini gözlemlemek ve bu bulguyu doğrulamaktır. Buldukları olgunun, Truva ötegezegenleri olma ihtimali olmadığını, ancak farklı bir yörüngede oluşmuş potansiyel bir ilkel gezegen olma olasılığının hala varlığını sürdürdüğünü gösterdiği düşünülüyor.
Balsalobre-Ruza, bu tespiti doğrulamayı amaçlayan ekibin bir parçası olarak yer almayı arzuluyor. Eğer şüpheleri doğrulanırsa, bu exotrojanların gezegen oluşum süreçlerinde doğal olarak ortaya çıkan olaylar olduğu düşüncesine somut bir katkı sağlayabileceği düşünülüyor.”
Etiketlendi:
- Haber
Önceki Yazı
Ne düşünüyorsunuz?
Fikrini bilmek güzel. Yorum bırakın.