'FDA Onaylı' Ürünlerin Gerçek Anlamı !
Yüzlerce reklam üzerinde yakın zamanda yapılan bir araştırmada , takviye ürünleri ve güzellik ürünlerinin sıklıkla “patentli” veya “FDA onaylı” ibarelerini yanıltıcı bir şekilde kullandığını görüyoruz. Bu, tüketiciler için karmaşık hale getirici hatta tehlikeli olabilir. Patent sahibi olmak, sadece bir buluşu yapma, kullanma, satma veya ithal etme hakkınız olduğu anlamına gelir. Bu, buluşun işe yaradığı veya yüzünüzde patlamayacağı anlamına gelmez. Öte yandan, “FDA onaylı” ifadesi, bir ürünün faydalarının belirli bir amaç için risklerini aştığının tespit edildiği anlamına gelir. Genel anlamda yüksek kalitede veya düşük riskli olduğu anlamına gelmez.
Yanıltıcı Etiketlerin Ardındaki Gerçekler
Şirketlerin bu tür anlaşılmaz ifadeleri nasıl kullandığını anlamak için birden fazla reklamlar araştırıldı. Bir probiyotik takviye ürünü için “Kanıt patentte” ifadesini, bir kulak kiri temizleme ürünü için “Patentli formülü güvenli, etkili ve klinik olarak kanıtlanmış” ifadesini ve bir baş ağrısı çözümü için “FDA onaylı” ibaresini vurgulayan bir reklam bulundu.
Endişe Verici Kısım
Bu ifadelerin en sık hangi ürünlerde kullanıldığını incelendiğinde ise, bunların genellikle tüketilen veya cilde sürülen şeylerde, takviye ürünlerinde, böcek ilaçlarında, diş macunlarında ve losyonlarda olduğu görüldü. Bu tesadüf değil. Bu tür ürünler sıkı bir şekilde düzenlenmemektedir, ancak tüketicilerin güvenli olduklarını bilmek istemeleri muhtemeldir. Reklamcıların da insanlara tam olarak bunu düşündürmek için hükümetten adını kullanmaları olasıdır.
Tüketiciler ve Yenilikler İçin Riskler
Bir tehlike açıktır: Belirsiz hükümet otoritelerine atıfta bulunan reklamlar, tüketicileri ürünlerin gerçekte olduklarından daha güvenli veya etkili olduğuna inandırabilir. Aslında, bunun zaten olduğuna dair bazı kanıtlar var. Başka bir risk ise bu, işletmeler için çarpık teşvikler yaratmasıdır. Şirketler, gerçek yenilikten vazgeçip, reklam yarışında ayakta kalmak için şüpheli patentlere veya düzenleyici onaylara odaklanabilirler. Bu uygulamalar rekabeti çarpıtabilir, hükümet kurumlarını gereksiz patent başvurularıyla yükleyebilir ve benzer reklam taktiklerini kullanamadıkları pazarlarda yeni girişimcileri caydırabilir.
Sorular ve Gelecek Adımlar
Bu tür aldatıcı reklam yöntemlerinin ne kadar sık kullanıldığı aydınlatılmasına rağmen, hala cevaplanmamış büyük sorular var. Tüketicilerin “patentli” veya “FDA onaylı” gibi ifadelerle neden bu kadar olumlu tepki verdikleri tam olarak nedir? Ve bu taktiklerden en çok kimin etkilendiği? Bir sonraki adım olarak, bu etiketlerin duygusal olarak nasıl etkili olduğunu araştırmak için kapsamlı tüketici anketleri ve derinlemesine görüşmeler yapılması planlanıyor.
Peki, bu değişiklikler neye benzer olabilir? Yasalar, tüketici gruplarının yanıltıcı reklamlar konusunda federal mahkemelerde dava açmalarını kolaylaştırabilir. Federal Ticaret Komisyonu, şirketlerin reklamlarının dürüst olduğunu kanıtlamaları için daha fazla yük getirebilir. Bu değişiklikler, şirketlerin tüketicileri ikna etmelerini sağlarken onları kafalarını karıştırmaktan kaçınmalarında büyük bir fark yaratabilir.
Reklamların her yerde olduğu ve Amerikalıların kurumlara ve birbirlerine güvenini kaybettiği bir dönemde, doğru ürün iddialarının önemi oldukça yüksektir.
Etiketlendi:
- Haber
Ne düşünüyorsunuz?
Fikrini bilmek güzel. Yorum bırakın.