Çinli astronotlar, Tiangong Uzay İstasyonu’nda sebze yetiştirmeye başlayarak, derin uzay keşif projeleri için önemli bir adım attı. Bu girişim, Çin’in uzay istasyonunda gerçekleştirdiği ilk sebze yetiştirme deneylerinden biri oldu.

Shenzhou 16 misyonunun komutanı Jing Haipeng ve ekibi, Tiangong’da geçen mayıs ayından bu yana çalışmalarını sürdürüyor ve 31 Ekim’de Dünya’ya dönmeden önce istasyondaki kontrolü Shenzhou 17 ekibine devredecekler.

Astronotlar, özel ekipmanlar kullanarak sebze yetiştirmeye odaklandılar. İki farklı ekipman seti sayesinde marul, kiraz domatesi ve yeşil soğan gibi ürünler elde edildi. Bu deneyler, Dünya’da yapılan benzer deneylerle karşılaştırılarak bitkilerin uzayda nasıl büyüdüğünün daha iyi anlaşılmasını sağlıyor.

Çin Astronot Araştırma ve Eğitim Merkezi’nden bir araştırmacı olan Yang Renze, bu çalışmanın uzun vadeli hedeflerin bir parçası olduğunu belirtiyor. Uzayda sebze yetiştirme teknolojisi, gelecekteki derin uzay keşiflerine katkı sağlayabilir. Renze, şu ifadeleri kullanıyor:

“Bu sebze yetiştirme aparatı, Çevresel Kontrol ve Yaşam Destek Sistemi’nin (ECLSS) önemli bir parçasıdır ve ilgili teknolojilerin uzayda kullanımını doğrulamaktadır. Gelecekte, büyük ölçekli yetiştiriciliğe odaklanacağız.”

Bu çalışmaların uzun vadede Ay ve Mars gibi derin uzay görevlerinde kullanılması hedefleniyor. Ayrıca, bitkilerin fotosentez yoluyla karbondioksiti emerek oksijen üretmesi ve suyun temizlenmesi gibi işlevleriyle, ECLSS’nin uzay misyonlarında hayati bir rol oynayabileceği vurgulanıyor.

Çin’in 2030’a kadar Ay’a iki astronot gönderme planları devam ederken, bir sonraki on yıl içinde “Uluslararası Ay Araştırma İstasyonu (ILRS)” adı verilen bir Ay üssü inşa etmeyi planlıyor. Mars’a mürettebatlı iniş ise daha uzak bir hedef olsa da, Çin’in gelecekteki uzay misyonları için bir öncelik olarak belirtiliyor.

Önceki çalışmalar, Mars’ta hayatta kalma için yoncanın yetiştirilmesinin gerekliliğine işaret etmişti. Bu tür çalışmalar, uzayda uzun süreli insan varlığı için gerekli olan besin üretimi ve yaşam destek sistemlerinin geliştirilmesine katkı sağlayabilir. Uzaydaki tarımsal uygulamaların gelişmesi, insanlı uzay görevlerinin sürdürülebilirliği açısından kritik bir adım olabilir.