Sivrisineklerin kan arayışını artıran ve azaltan iki hormonun birlikte çalıştığı keşfedildi !
Sivrisineklerin kan arayışını artıran ve azaltan iki hormonun birlikte çalıştığı keşfedildi. Bu buluş, sivrisineklerin insanlara ve diğer hayvanlara olan ilgisini neyin tetiklediğini anlamada önemli bir adım olabilir.
Bugün yayımlanan bir çalışmada, sivrisineklerin kan arzularını etkinleştiren ve bastıran hormonların keşfi yapıldı. Bu buluş, uzun süredir bir sır olarak kalan sivrisineklerin insanlara olan çekimini açıklayabilir. Yurt dışında bir araştırmacı, “Bu keşif, sivrisinek üremesini ve hastalık bulaşmasını önlemek için yeni böcek ilacı hedefleri sağlayabilir,” dedi.
Çoğu sivrisinek türünün dişileri, yumurtalarının gelişimi için hayvan kanıyla beslenir. Örneğin, deng humması, sarı humma ve zika virüslerini taşıyan Aedes aegypti türü de bu gruptadır. Ancak dişi sivrisinekler, kanla beslendikten sonra, yumurtalarını bıraktıkları ana kadar kan arayışlarını durdururlar.
Yurt dışında bir üniversitedeki araştırmacı, bu çekim döngüsünü kontrol eden mekanizmayı daha iyi anlamak istedi. Sivrisineklerin bir konak ararken bağırsaklarında üretilen nöropeptid F (NPF) adlı bir hormonun seviyelerinin arttığını ve kanla beslendikten sonra kaybolduğunu fark etti. Araştırmacı, “Bu hormonun varlığının kan öğünü arayışında itici bir faktör olup olmadığını incelemek istedik,” dedi.
Araştırmacı ve ekibi, gastrointestinal sistemde hormon üreten sivrisinek enteroendokrin ( sindirim sistemi boyunca bulunan ve hormon salgılayan özel hücrelerdir. ) hücrelerini analiz etti. Beklendiği gibi, sivrisinekler bir kan öğünü almadan önce NPF seviyeleri yükseldi ve beslendikten altı saat sonra düştü. Sivrisineklerin insanlara olan çekimi bu hormonal değişime uyum sağladı: Yeme gününde insan eline ilgi göstermediler, ancak yumurtalarını bıraktıktan sonra doğrudan ona yöneldiler. Araştırmacı, “Bu neredeyse mükemmel bir ayna görüntüsüydü,” dedi.
Sonrasında, araştırmacılar dişi sivrisineklerde NPF üreten geni susturdular ve bu, sivrisineklerin insanlara olan çekimini azalttı. Bu mutant sivrisineklere hormon enjekte ettiklerinde, insanlara olan ilgilerini geri kazandılar, ancak yumurta taşıyan sivrisineklerde bu enjeksiyonun pek bir etkisi olmadı.
Ekip ayrıca, bağırsaklara ulaşan belirli nöronların, böceklerde beslenme davranışını düzenleyen RYamide adlı başka bir hormon ürettiğini buldu. Tıpkı NPF seviyelerinin bir kan öğününden sonra düşmesi gibi, RYamide seviyeleri de arttı. Yumurtasız sivrisineklerde RYamide enjeksiyonu NPF seviyelerini azalttı ve insan konaklarına olan ilgilerini bastırdı. Oysa doğal hormon seviyelerine sahip kontrol sivrisinekleri, insan eline doğru hızla yöneldiler. Bu, NPF ve RYamide’in sivrisineklerde konak çekimini uyarmak ve bastırmak için birlikte çalıştığını gösterdi.
Araştırmacı ve ekibi, konak çekiminde rol oynayan diğer moleküler faktörleri araştırmayı planlıyor. “Hayat asla basit değildir,” dedi. Bu keşif, sivrisineklerin insanlara olan ilgisini anlamada önemli bir adım olabilir ve yeni böcek ilacı hedefleri geliştirmek için kullanılabilir.
Etiketlendi:
- bilim
Sonraki Yazı
Ne düşünüyorsunuz?
Fikrini bilmek güzel. Yorum bırakın.